Öldürün Dediler, Yetmedi; Şimdi Aç Bırakın Diyorlar

Öldürün Dediler, Yetmedi; Şimdi Aç Bırakın Diyorlar

Önce “öldürülsünler” dediler… Şimdi aynı anlayış, el yükseltip “açlıktan ölsünler” diyor.

Bu, sadece hayvanlara değil, insanlığa açılmış bir savaş artık...

Oysa bu topraklarda bir zamanlar başka bir kültür vardı. Osmanlı, sahipsiz kedi ve köpekler için vakıflar kurmuştu. Kuşların konacağı yuvalar cami duvarlarına yerleştirilmişti. Leylekler için hastaneler açılmış, yaralı kuşları iyileştiren “göçmen hekimleri” vardı. Mancacılar diye dünyada örneği olmayan bir meslek bile doğmuştu. Mancacılar kedilere, köpeklere yemek taşımayı iş edinmiş insanlardı... Düşünün, bu milletin merhameti öyle büyüktü ki, sadece insanı değil, hayvanı da korumak için örgütlenmişti. Bu topraklarda “yaşatmak” kutsaldı.

Bugünse karşımızda ne olduğu tam bilinmeyen ama organize olduğu açık bir karanlık örgüt var. Sosyal medyada, belediyelerde, mecliste bile aynı soğuk ses yankılanıyor: “Toplayın, aç bırakın, öldürün.”

Bunu söyleyenler zannediyor ki güç gösterisi yapıyorlar. Oysa bu bir güç değil, çürümüşlüğün, korkunun ve sevgisizliğin dışa vurumu. Bir toplum, en savunmasızına sırt çevirdiğinde, kendi geleceğini de yok eder. Bugün kediye, köpeğe reva görülen bu zulüm, yarın insanın kendisine döner. Çünkü vicdan bir bütündür, parçalanınca geriye sadece karanlık kalır.

Bu kavga, geçmişle bugünün kavgasıdır.

Bir yanda merhameti kültür yapmış, kuşun gölgesine bile yuva kuran bir ecdadın torunları var.

Diğer yanda kim olduğu belli olmayan ama nefretle beslenen bir oluşum...

Onlar sadece hayvanlara değil, bu ülkenin vicdanına saldırıyorlar.

Ama unutmamak gerek, bu ülkenin mayasında hala o eski insanlık var. Her mahallede bir kap mama, bir avuç su koyan insanlar hala var.

Veteriner hekimler, gönüllüler, dernekler, kedici ve köpeksever yüzbinlerce insan sessiz ama kararlı bir şekilde direniyor.

Bizim görevimiz, bu sessiz çoğunluğu bir araya getirmek, bilimi, vicdanı ve hakkın yanında yan yana yürütmek. Çünkü “öldürmeden de yönetilebilir” bir çözüm mümkün. Yeter ki gerçekten isteyelim.

Osmanlı’nın vakıflarıyla başlayan o merhamet zinciri bizde kopmayacak.

Biz kedileri, köpekleri sadece sevmiyoruz; onların varlığıyla insan kalıyoruz.

Bir gün bu ülke tekrar eski ruhuna dönecek. O zaman tarih bugünü yazarken şunu diyecek:

“Bazıları öldürmek istedi, ama bazıları da direndi… 

Ve sonunda vicdan kazandı.”


Sevgi ve saygılarımla 

Dr.Tarkan Özçetin

12/11/2025

Keditörün Önerisi

Bombay Kedisi

20.01.2023

Lakabı ‘siyah panter’ olan Bombay kedileri 1970’li yıllarda ortaya çıkmıştır. Amerikan ...

Smokin Kediler

04.11.2022

Smokin kediler siyah ve beyaz tüy rengine sahiptir. Aynı zamanda hırs ve bağımsızlık ...

Kediler Alemi

Kediler Kıskanır Mı?

16.03.2023

Kediler, evde yaşayan insanların her birine farklı şekilde davranırlar. Evdeki insanları ...

Engelsiz Yaşam

28.05.2022

Bazı kediler doğuştan, bazıları ise sonradan bir kaza veya travma sonucu meydana gelen ...

Kedi Kitabevi

06.05.2020

Kedi Kitabevi, kapıdan giren herkesin dikkatini çeken ‘okur dostlar grubu’nun yeni üyesi ...